Ankara’da değerli dostum Nezaket Emine Atasoy’un başkanlığını yaptığı Uluslararası Yatırım ve İş Dünyası Konfederasyonu (ULUSKON) basın müşavirliği görevine başlamam nedeniyle, bir süredir makale yazamadım ve youtube kanalımızdan günlük yorumlarımı yapamadım. Ama Gaziantep’in küçük, orta ve büyük resmini çekmeyi ihmal etmedim 

Bu kısa süreci özetlemek gerekirse; Gaziantep’te sosyal yaşama ilişkin kısır bir döngü var. GAÜN’ün sorunlara ilişkin akademik çalışmalardan uzak kalması, CHP’li belediyelerin rekor kırarak 5 ayda sınıfta kalması, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin gibi küresel bakış sayısının az olması… Gıda, su, enerji ve iklim değişikliği alanlarındaki yeterli bilincin oluşmaması ve günü birlik gündemlerle kentin meşgul edilmesi bir çalıştaya rahatlıkla konu olabilir. Söz, sonuç bildirgesini de ben yazarım.

 Bu kentte herkes sorunları anlatıyor lakin, çözüm konusunda parmağını kaldırıp söz isteyenlerin sayısı oldukça az. Sürekli sorunları yazıp çizen, tedaviye muhtaç egosu ile her hafta aynı nakarat ile detone bir ses çıkartan ve kendini otorite ilan edenlerin trajikomik portelerinin yanı sıra, her zaman küçük resim ile meşgul olanların sorunun bir parçası haline dönüştüğünü de ara verdiğim süreçte üzülerek takip ettim. 

Bu kısa girizgâhtan sonra parti, siyaset ve ideoloji gibi kavramları bir kenara bırakıp, elinizi vicdanınıza koyun ve gelin süreci detaylarıyla birlikte okuyalım; (Tabi birkaç haftalık birikim var. Makale biraz uzun olacak hakkkınızı helal edin)

CHP BELEDİYELERİ, UMUT YILMAZ VE ALİ DOĞAN

Yerel seçimlerin üzerinden 5 ay geçti. Bu süreçte CHP’nin kazandığı Şehitkamil Belediyesi Başkanı Umut Yılmaz vaatleri, kendi partilileri ile polemikleri ile gündeme gelirken, Nizip Belediye Başkanı Ali Doğan ise, Antalya’da bir vatandaşın ölümüne sebep olduğu kaza ve sonrasında, Ziraat Mühendisi kadının elini tutup cebinden çıkartmasıyla sosyal medyada TT oldu.  Detayların önemi yok. Büyük resim her zaman doğru sonuç verir. Türkiye genelinde CHP’nin kazandığı belediyeleri incelediğinizde 5 aylık süreçte kadrolaşma, paylaşamama, parti teşkilatı ile belediye başkanı arasındaki kısır döngüler ve bir takım iddialara tanıklık ettik, ediyoruz… 

MESELA;

Eşi Yasin Köksal’ın imar planı ile ilgili bir şirketten 60 milyon TL istediği iddiaları ile gündeme gelen CHP  Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal’ın, 30 Ağustos töreninde oturacağı sandalyeyi beğenmeyerek oluşturduğu kriz ile Nizip Belediye Başkanı Ali Doğan’ın bir Ziraat Mühendisi kadının elini cebinden çıkartarak yaptığı saygısızlığın ne farkı var? 

CHP Ankara Çankaya Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü’nde Katı Atık Toplama ve Nakli için Araç ve İş Makinesi Kiralama Hizmet Alımı İşi ile alakalı iddialarla, CHP Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz ile  Atar kardeşler arasındaki MRF İnşaata ilişkin  iddiaların bir farkı var mı sizce! Anlayış, makamı taşıyış ve belediyeciliğe bakış aynı!  

PEKİ, DÜNYA ŞEHİRLERİ BELEDİYECİLİĞE NASIL BAKIYOR?

Dünya kentleri artan bir hızla sosyal, kültürel ve ekonomik değişimlere uğruyor. Bu hızlı değişim, kentin ve kentlilerin ihtiyaçlarını ve beklentilerini de yeniden şekillendiriyor ve dünyadaki belediyecilik tecrübesini dönüştürüyor. Bu şehirlerle mücadele etmek rekabet gücünü artırmak için sadece Türkiye’deki gelişmeleri değil, küresel tüm gelişmeleri takip ederek dünyanın tüm kentleriyle ilişki kuran, yerel değerlerimizi ve demokrasiyi evrensel boyutlara taşıyan bir vizyon ortaya koymanız gerekiyor. Halka en yakın temas eden yerel yönetimler, bu değişimi iyi okumak, dünyadaki gelişmeleri takip etmek ve çağı yakalamak mecburiyetindedir. Dünya kentleriyle ilişki kurarak kamusal sorumluluğu en iyi şekilde yerine getiren bir yönetim anlayışı belediye başkanları için artık bir tercihten ziyade, zaruret haline gelmiştir. 

BAKIN; 

PARİS, FRANSA-  İKLİM ANLAŞMASI; Anlaşma, küresel sera gazı emisyonlarının  yüzde 55’ini oluşturan en az 55 ülkenin parlamentoları tarafından onaylanması koşulunu esas alıyor ve tüm ülkelerin katkılarına dayanan bir sistem öngörüyor. 

AMSTERDAM, HOLLANDA - GÜNEŞ ENERJİSİ ÜRETEN BİSİKLET YOLU; Amsterdam’da iki banliyöyü  bisiklet yolu, günde ortalama 2 bin bisikletçi tarafından kullanılıyor. Şehir yönetimi, yolun 70 metrelik bir kısmına yerleştirdiği güneş panelleriyle dünyada bir ilke imza attı.

TEL AVIV, İSRAİL; ŞEHİRDE GÜNEŞ ENERJİLİ ÇATILAR; Binalarında enerji verimliliğine dair aldığı önlemler ve gerçekleştirdiği düzenlemelerle enerji tüketiminde yüzde 21’lik bir verimlilik sağlamayı başaran Middelfart Belediyesi…

MELBOURNE, AVUSTRALYA-  GÜNEŞ ENERJİLİ TRAMVAY HATTI; Avustralya’nın Victoria eyaletindeki Melbourne şehrinin tramvay hattı, gücünün tamamını şehrin güneş enerjisi santrallerinden alıyor. Eyaletin en büyüğü olan Numurkah santrali de bunlardan biri.

LE MANS, FRANSA - KENTSEL IŞIKLANDIRMANIN OPTİMİZE EDİLMESİ; Fransa’nın Le Mans şehri sera gazı emisyonlarını ve ışık kirliliğini azaltmak için kamusal alan ışıklandırmalarına yönelik bir çalışma yürütüyor. 

MONTERREY, MEKSİKA - ATIKTAN ENERJİYE; Nüfusu 1 milyon olan bir şehirde çıkan atık, ortalama büyüklükte bir çimento fabrikasına güç sağlayacak kadar enerji üretebiliyor. 

Örnekleri çoğaltmak mümkün. Dünya iklim değişikliğinin getirdiği zorluklarla boğuşurken, yeşil enerji çözümlerine odaklanma da yoğunlaştı. Güneş ışığı, rüzgâr, su ve biyokütle gibi yenilenebilir kaynaklardan elde edilen yeşil enerji, karbon emisyonlarını azaltma,  sürdürülebilir bir geleceğe geçiş için küresel çabanın temel taşı haine geldi. Artık rutin hizmet anlayışının dışında su, gıda güvenliği, yenilebilir enerji kaynakları ve iklim değişikliği alanında geleceği düşünen şehirler rekabet gücünü arttırıyor. . 

GAZİANTEP BU DEĞİŞİME HAZIR MI?

Gerek Gaziantep’te gerekse Ankara’da olduğum dönemde takip ettiğim kadarıyla bu kentte Dünya şehirlerindeki belediye başkanları gibi düşünen ve buna göre hamleler yapan isimlerin başında Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin geliyor. Bunu ben değil, Dünya şehirlerinin temsilcileri ve STK’ları söylüyor. 

NASIL MI? 

Şahin’in önderliğindeki Büyükşehir Belediyesi, hidrojen yakıtı elde edebilmek için kullanılacak enerjiyi kurduğu güneş enerjisi santrallerinden karşılıyor.  

Belediye tarafından uygulamaya alınan “Solar Enerjili Otobüs Durağı” Projesi çerçevesinde enerjisini güneşten alan Solar Durak geliştirdi. 

Şahin’in yeni dünya bakış açısıyla, Merkez Katı Atık Düzenli Depolama Sahası’nda üretilen elektrikle ısınan ve topraksız tarım tekniği kullanılarak çilek yetiştiriliyor. 

Yine, gıda israfının önlenmesine yönelik, Gaziantep mutfağından çözüm yolları öneren “Gaziantep Mutfağında Sıfır Atık” isimli bir yayın hazırlandı.

Belediye’nin tüm kurumlarının elektrik tüketimlerini yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılamak amacıyla toplam 27 Megavatlık tesisin ilk 11 Megavatlık bölümü hizmete alındı. 

Düz Bağ ile su güvenliği açısından derin bir nefes alındı. 

Avrupa nasıl bisiklete dönüyorsa, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi de bisiklet yollarını giderek uzatarak kampanyalarla bisikleti birinci ulaşım aracı yapmayı hedef seçti. 

Kısacası Gaziantep, Dünya şehirleri ile nasıl rekabet edebileceğini bilen, buna göre önlemler alan ve gelecek 50 yılın handikaplarını öngören bir belediye başkanı tarafından şekillendiriliyor; partisi, düşüncesi ve fikri ne olursa olsun. Şahsen ben günübirlik iddialar, kısır çekişmeler sunan bir anlayıştan ziyade, çocuklarımı hatta torunlarımı güvence altına alan Fatma Şahin dolayısıyla AK Parti belediyeciliğini onaylarım. 

BİZ DEĞİL AMA AVRUPA FATMA ŞAHİN’İN FARKINDA

Gaziantep’te eğitim, spor, sağlık ve sosyal yaşamın her karesinde kısır bir döndü yaşanırken, Fatma Şahin’in gıda, su, enerji, yeşil şehir feryatları pek duyulmadı. Daha doğrusu bizler günü kurtarmaya aşikar olmamızdan ötürü, bu feryadın şifrelerini çözemedik. Ama Dünya kamuoyu bu feryadı karşılıksız bırakmadı; 

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'in girişimleriyle 2 Kasım 2021'de Gaziantep'i “Yeşil Şehir” ilan etti. 

Şahin’in bu feryadı, Avrupa Konseyi Parlamentosu tarafından verilen Europe Prize ödüllerinde, 2016 yılında ikinci aşama olan “Avrupa Şeref Bayrağı Ödülü”nün, 2017 yılında üçüncü aşama olan “Avrupa Şeref Plaketi” ödüllünün sahibi oldu. 

Eski Adliye Binası’nın Sanat Merkezi’ne dönüştürülmesine yönelik proje, Sign of the City Awards (SotCA) Gayrimenkul Yarışmasında “En İyi Kültürel ve Doğal Mirası Koruma ve Yaşatma Projesi” kategorisinde ödül kazandı.  

Şahin’in, kadınlara ve çocuklara dönük çalışmalardaki feryadı,  İtalya Cumhuriyeti’nin En Yüksek Devlet Nişanı olan Liyakat Nişanı’nı, İtalya Cumhurbaşkanı himayesindeki "Minerva Anna Maria Mammoliti” ödülünü aldı.

Bu feryad, Asya Belediye Başkanları Forumu ve Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Orta Doğu ve Batı Asya Bölge Teşkilatı’nın (UCLG-MEWA) başkanlığı olmak üzere iki uluslararası kuruluşun aktif başkanlığını yürüttü.

Bu feryad, ilki 2012 yılında Avrupa Diploması, ikincisi 2016 yılında Avrupa Şeref Bayrağı ve son olarak Avrupa ödülünün üçüncü nişanı Şeref Plaketi’yle ödüllendirildi.

SON OLARAK; 

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, BM Geleceğin Zirvesi'nde su, gıda güvenliği, yenilenebilir enerji ve yeşil şehir olma yolunda Gaziantep’i bir dünya şehri yapma hedeflerini haykırdı.  

UMUT YILMAZ NE YAPMAK İSTİYOR?

Dünya şehirlerini anlattım ve Fatma Şahin Başkan’ın bu gelişime entegre projelerini sıraladım. CHP’nin Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz’ın performansına ilişkin bugüne kadar tek cümle sarfetmedim. Çünkü, 5 aylık kısa sürede bir performans değerlendirmesinin sağlıklı olmayacağını biliyorum. Belediyede kadronuzu kurmak, yeni bir strateji oluşturmak kolay değil. 

Ancak, Şehitkamil Belediyesi öyle alakasız ilgisiz olaylara gündem geliyor ki, 5 ay boyunca yukarıda anlattıklarıma bir başlangıç yapmayı dahi bırakın, telaffuz dahi edemeyen  Umut Yılmaz başkan, bana göre en kötü senaryo ile ilk 5 ayını geçirdi. Tabii, bir işe nasıl başlarsanız ve nasıl bir algı oluşturursanız öyle devam eder. Umut başkanın bundan sonra toparlanması, kolay olmayacak, çünkü her hata yeni bir hatanın zeminini hazırlıyor. 

Bak sayın Umut başkan; 

Büyükşehir meclisinde bir kadın başkanın karşısında bağırıp çağırmakla belediyecilikte çığır açamazsınız. Bu kent sözü değil, sesi yükselen yöneticilerden çok çekti. Daha öncesinde mecliste başkanvekili Halil Uğur’a yönelik eleştirilerinde altının ne denli boş olduğu şimdi daha net anlaşılıyor. Yerelde iktidar olan ancak meclislerde ve parti belediye yönetimi ekseninde sürekli kısır tartışmalarla muhalefetten çıkamayan CHP, Gaziantep’te aldığı krediyi hızla tüketiyor. 

CHP 31 Mart seçimlerini Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu rüzgarının yanı sıra ‘’Halkçı Belediyecilik’ sloganı ile kazandı. Gaziantep’teki  CHP Belediyelerinin gündeme geldiği olaylarda ‘Halkçı Belediyeciliği’ daha doğrusu hizmet bekleyen halkı nereye konumlandırmak gerekiyor?  CHP bu belediyecilik anlayışı ile devam ederse, sonraki seçimde değil büyükşehir, ilçe  hatta belde başkanlıklarını dahi göremez.. Tabii, Gaziantep milletvekillerine sözüm yok. Melih Meriç hem Ankara hem Gaziantep’te beklenin çok üzerinde bir performansta, Hasan Öztürkmen ise kendi belediyelerini kıskandıracak duyarlılıkta vekillik yapıyor. 

İletişim çağında iletişimsizlikle, basının hepsini genelleme yaparak suçlayıp, töhmet altında bırakmakla sonuç alamazsınız. Unutmayın; adressiz mektup sahibine döner. Sizi her eleştirenin bir menfaat beklentisinden olduğunu düşünüyorsanız önce bilnçaltınızı kontrol edin. Sapla samanı ayırmadığınız 5 aylık süreçte düzenlediğiniz basın toplantısında altı dolu olan tek cümleniniz, ‘’Acemiliğimize verin’’ oldu. Belediyede tekrar eski kadrolara dönüşünüz ise tam bir strateji hatası. Aynı formül ile farklı sonuçlar beklemek akılcı değil. Seçimi kaybetse de gelecek seçimi değil, gelecek nesilleri düşünerek Dünya belediyeciliğine entegre projeler yapan Rıdvan Fadıloğlu’nun kulaklarını çok çınlatacağınız aşikar.  

SONUÇ OLARAK;

Dünya, artık rutin belediye hizmetlerinde dahi kısır çekişmelerle gündemde kalan, beceriksizliğini mazeretlerle kapatmaya çalışan ve en önemlisi yönettiği şehrin veya ilçenin önünde yürüyemeyen bir belediyecilik anlayışını reddediyor. 

Bu bağlamda Fatma Şahin Başkan’ın bundan sonra atacağı adımları çok ama çok değerli buluyor ve desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Şimdi diyeceksiniz ki; bu kadar başarılı idi oyları neden düştü? İşte burada bir özeleştiri yapmamız gerekiyor. Bizler bu kentte kısır çekişmeler içerisine o kadar gömüldük ki, yeni dünya düzeninde Şahin’in feryadını duymadık bile. 

Yağmur yağdı; ‘Sel’ dedik. Kış geldi; ‘kar’ dedik. Yaz geldi ‘Park,’ dedik, ‘asfalt’ dedik, ‘kaldırım’ dedik. Gıda güvenliği açısından  sembol haline gelen Gastronomi’yi dahi enflasyonu hesap etmeden pahalılığa bağladık. Sorunları dile getire getire sorunun bir parçası haline geldik. Oluşan dezenformasyon sayesinde  kentin bozulan moral ve motivasyonun sonuçlarına hep birlikte ağladık. 

Demem o ki; tarihi yeniden yazamaz insan. Ama tarihe geçecek işler başarabilir. Yeter ki, büyük resme bakıp küresel dünyayı görelim. Kısır çekişmeler silgi gibidir, sadece yaptığınız bazı güzel işleri siler. 

SON SÖZ: Zeki insanlar herkesten ve her şeyden öğrenirler. Ortalama insanlar deneyimlerinden öğrenirler. Aptal insanlar ise zaten bütün cevaplara sahiptir. (Socrates)