Anavatan Partisi (ANAP) dönemininde Spor ve devlet bakanlığı yapmış rahmetli Gaziantepli Yücel Seçkiner ve MHP kökenli eski devlet bakanı Şuaip Üşenmez ile Ankara rüzgarlı sokak duayeni gazeteci-yazar Salim Taşçı abinin mekanında bir araya gelir, siyaset ve vefa üzerine kahve keyifli sohbetler yapardık. Muhteşem tecrübeler, bilgi ve birikim katmıştır bana...
Bu buluşmalarda hafızalarıma sayısız anekdot kazındı. Halen yazılarıma dahi ilham kaynağı yapıyorum. Bunlardan birisi, aslen Gaziantepli olan ve Naim Süleymanoğlu'nun Türkiye'ye getirilmesinde baş rol oynayan rahmetli (nur içinde yatsın) Yücel Seçkiner'e aitti.
SİYASETTE VEFA OLMAZ
Rahmetli (Nur içinde yatsın) Turgut Özal, Anavatan Partisi'ni kurmadan önce icazet almak ve tavsiyelerini dinlemek üzere, Halidi Nakşibendi Tarikatının Kurucusu Şeyh Halid'i ziyaret eder.
Turgut Özal şu soruyu yöneltir; ''Hocam parti kuruyoruz, siyasete gireceğim. Ne tavsiye edersiniz?''
Şeyh Halid'i çok kısa ve net cevap verir: ''Tavsiye etmem. Siyasete girdiğin gibi çıkman için alim olman gerekir. Siyasette vefa olmaz.''
Rahmetli Yücel Seçkiner, bu anekdotu anlattığında bende şu soruyu sormuştum;
-Yücel amca, Gaziantep'teki spor yatırımlarında çok büyük katkın var. Gaziantep'te bir tesise isminin verilmemesini VEFASIZLIK olarak görmüyor musun?
Derin bir iç çekti ve ''Biz devlet adamı idik. Teşekkür bekleyerek hizmet yapmadık.'' dedi.
Nitekim, vefatından kısa bir süre önce çıkarttığı son kitabının baskı parasını taksitlendirmiş ve her ay matbaya ödüyordu. Önce Allah sonra ben şahidim. Türk sporunun anıt ismi rahmetli Yücel Seçkiner'in, memeleketi Gaziantep'te bir spor tesisine isminin verilmemesi, siyasetteki vefasızlığın en zirve noktasıdır.
GELELİM GÜNÜMÜZDEKİ SİYASET VE VEFAYA
Aslında günümüzde de siyaset ve vefa arasındaki uçurum açıldıkça açılıyor. Güç merkezli, koltuk ve makam odaklı zihniyetler, kişiye değil makama ve koltuğa biat etmeye devam ediyor.
ŞÖYLE Kİ;
Ak Parti Gaziantep Milletvekilliği sonrası 2017 yılında Adalet Bakanı olarak görevlendirilen Abdülhamit Gül, 2022 yılında naif bir açıklama ile görevinden istifa etti. Memleketi Gaziantep'ten bu açıklama sonrası çıt çıkmadı. Zira, pelikancılar diye adlandırılan cepede Bakan Gül'ü adeta linç etmeye kalkığında, Gaziantep'in önde gelen isimlerinden özellikle de milletvekilerinden ses çıkmamıştı.
Halbuki, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu istifa ettiğinde, tüm hemşerileri sosyal medyayı ayağa kaldırmış ve istifasının kabul edilmemesi için ciddi bir kamuoyu oluşturmuştu.
BAKAN GÜL İSTİFA ETTİ, GAZİANTEP HEYETİ SOYLU'YU ZİYARET ETTİ
Abdülhamit Gül'ün zaman zaman İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüş ayrılığı yaşadığı herkes tarafından biliniyordu. Hatta bu ikili arasındaki göndermeler basında geniş yer bulmuştu. Ortada bir gerginlik olduğunu sağır sultan dahi biliyordu.
Ancak, gazeteci, yazar ve siyasetçilerin Abdülhamit Gül'ün istifasını analiz ettiği saatlerde içlerinde Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'in de bulunduğu Gaziantep heyeti, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu ziyaret etti. Çıkışta kameralara çok neşeli bir resim verildi ve bakan Soylu, Gaziantep'e övgüler yağdırdı. Bu program elbette önceden ayarlanmıştı. Ama daha öncesinde kulisler Gül'ün istifasını bas bas bağırıyordu.
AK Parti Gaziantep Milletvekilleri toplanıp, randevu alıp Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a giderek bu istifanın kabul edilmemesi yönünde bir VEFA gösteremedi. Zahmet edip, sosyal medyada 3 kelime ile destek verme cesareti dahi gösteremediler.
Ak Parti Gaziantep İl ve ilçe başkanları, belediye başkanları, oda başkanları ve kentin önde gelen isimleri, Gaziantep'in bakansız kalmaması adına Konukoğlu'nun özel uçağında iştimayı alıp, Ankara'ya destek için gitme cesareti dahi gösteremedi. Çünkü, VEFA'ları yetmedi.
Gaziantep'te Abdülhamit'in Gül'ün birinci hatta ikinci derece yakınlarını telefonla arayıp, ''Çok üzüldük. Bakan bey kalmalıydı'' diye timsah göz yaşları arasında, VEFASIZ cümleleri dudaklarından dökenleri ve bakan beyin nüfusu ile koyun iken kurt olanları saymıyorum dahi.
BU KENTTEKİ YATIRIMLARDA GÜL'ÜN KATKISINI NEREYE KOYACAĞIZ?
Sayın Gül ile birkaç röportajın dışında bir iletişimim olmadı. Ankara'da kaldığım 5 yıl boyunca hiçbir zaman bugün sesiz kalanlar gibi bir talepte de bulunmadım. Ama o dönemdeki makalemde rahmetli Mustafa Taşar'ı örnek gösterek Abdülhamit Gül'ün kentin siyasetine uzun süre damga vuracağı yönünde bir makale kaleme almıştım. Bakan Gül, Gaziantep'teki yatırımların ön görüşmelerinde her zaman rehber olmuş, kapıları Gaziantep heyetine açmıştı. Ama hiçbir zaman 'Şu projeye öncü olduk. Bu projeyi gerçekleştirdik' şeklinde bir açıklama yapmadı. Şimdi bakan beyin bu mütevazi duruşu ile Gaziantep'e gelir gelmez hizmet şov yapanlar arasındaki 7 farkı bulun desem ilk aklınıza kim gelirdi.
Fatma Şahin mi?
Elbette hayır. Fatma Başkan öyle şovu sevmez. Onun için rektör deli, kendisi ise siyasette tam bir veli. İlmi siyaseti saymazsak tabi. Ahmet Uzer ve Şamil Tayyar'ın kulakları çınlasın.
GÜL BENİ YANILTI
Evet... Vefa duygusu taşıyanların vicdanını sızlatan bir şekilde istifa eden Bakan Gül beni yanılttı. Sadece Gaziantep değil, Türkiye siyaset tarihine damga vuran 5 yıllık bir bakanlık yaptı.
Ak Parti, 100 yıllık Cumhuriyetimizin tam 20 yılında iktidarda kalmayı başardı ve halen iktidarda. Açın arşivleri karıştırın. Çok partili döneme geçildiği 1947 yılından bu yana muhalefet partileri, iktidar partisisinin istifa eden bakanını alkışlamamış, takdir edip destek vermemiştir.
Bugün ana muhalefet partisi CHP başta olmak üzere, diğer birçok parti istifa eden AK Partili bir bakana övgü dolu sözler sarfediyorsa, VEFASIZLIKTAN sesi çıkmayan Gaziantep'in gurur ve onur duyması gerekir. Aslında Bakan Gül'e Gaziantep dışında birçok kesim destek verdi.
SONUÇ OLARAK;
Ben Abdülhamit Gül'ün yerinde olsam bu VEFASIZLIKLARI hiç kafama takmazdım. Çünkü, yaradan İYİ, KÖTÜ, VEFA, DOST ve DÜŞMAN kavramlarını analiz etmesi için, sevdiği kullarına fırsat sunar. Kısa vadede kulun nefsine ağır gelse de, uzun vadede güzel bir kıssadan hisse vardır.
Peki ne YOKTUR?
Ben söylemiyorum. Halidi Nakşibendi Tarikatının Kurucusu Şeyh Halid'i söylüyor; SİYASETTE VEFA YOKTUR.
BU SORUYU YANITLAYANA İSTİFAYI KABUL EDEN MAKAM PLAKET VERMELİ
İhracat, üretim ve istihdamda rekor üzerine rekor kıran ve özellikle ihracatta Ankara'yı dahi geride bırakan, ekonomik krizde mazeret yerine üretim yapan, şikayet etmeyen, İstanbul'dan sonra 540 bin kişi ile en fazla Suriyeli'yi misafir eden, ülke içerisinde en hızlı göçü alan ve tüm alanlarda sürekli ihtiyacı artan ve her yıl devlet yatırımına muhtaç olan, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, ülkenin Ortadoğu'ya açılan kapısı ve dünyada eşi ve benzeri olmayan bir savunma ile Kurtuluş Savaşı'nın meşalesini yakmış olan GAZİANTEP, BAKANSIZ KALMAYI HAKETTİ Mİ?
SON SÖZ: Bir adamın birçok hüner fen bilgi sahibi olduğuna bakma! Verdiği sözde duruyor mu? Vefâsı var mı? Asıl ona bak! Hakla ettiği sözleşmeyi yerine getiriyorsa, insanlara verdiği sözde duruyorsa vefâlıysa onu istediğin kadar öv! Onun iyi vasıflarını bir bir say! O senin övgünden saydığın meziyetlerden daha üstün bir kişidir. (Mevlana)
Bir Yorum Bırakın