Profesör bir öğrenciyi kürsüye çağırıp, ‘’anlat dersi’’ demiş.
Öğrenci başlamış anlatmaya…
Profesör; ‘’Şimdi kürsünün üstüne çık, devam et’’ demiş.
Öğrenci, kürsüye çıkıp devam etmiş…
Profesör bu kez, ‘’kürsünün üzerine bir sandalye koy, üzerine çık devam et’’ demiş.
Öğrenci denileni yapmış ve anlatmaya da devam etmiş.
Profesör; ‘’şimdi sandalye üstüne tabureyi de koy, devam et.’’ demiş.
Öğrenci artık düşmemek için dengesini kontrol ederken, anlatımda bozukluklar oluşmuş ve konuştukça dediklerinde tutarsızlıklar başlamış.
Hoca dersi bitirmiş ve sınıfa dönerek, "İnsan yükseldikçe dediklerinde tutarsızlıklar olur, Çünkü artık beyin söyleneni değil, bulunan yerden düşmemeyi önceler" demiş.
***
Okuduğunuz bu sosyal deney, insanın beyni ile olan ilişkisini ve bunun davranışlara olan etkisini açık bir şekilde tarif etmektedir. Bu nedenle, makam ve mevki açısından yükselirken söz ve davranışlarında tutarlılık kalitesini düşürmeyenlere LİDER deniliyor. Çünkü, liderlik beyni doğru yönetebilme sanatıdır.
***
Özgüveni sağlam olan kişiler, makam ve mevki açısından ne kadar yükselseler de asla tutarsızlık göstermezler. Çünkü bu kişiler, koltuktan güç alan değil, güç veren şahsiyetlerdir. Beynini kontrol edebilen bu şahsiyetlerin görevlere gelişleri gibi gidişleri de tutarlı olur; tam bir lider gibi…
Bu anlattıklarıma yaşanmış bir örnek isterseniz, Gaziantep FK eski Başkanı Mehmet Büyükekşi’nin ders niteliğindeki VEDA’sının analizini yapmamız kısa vadede yeterli olur sanırım. Çünkü, lider isimler yukarıda iken verdikleri kararla değerlendirilir.
***
1961 yılında Gaziantep'te dünyaya gelen Mehmet Büyükekşi, 1984 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesini bitirmiş.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD)Başkanlığı’nın yanı sıra Türk Eximbank, Türk Hava Yolları (THY), İstanbul Sanayi Odası, TÜRDEV, İDMİB, ENVERDER, TOBTİM Uluslararası Ticaret Merkezi A.Ş., Turkish Do&Co , TOBB-BİS Organize Sanayi ve Teknoloji Bölgeleri A.Ş., İstanbul Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu Üyeliği ve İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclis Üyeliği, DEİK Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı, DEİK İcra Kurulu Üyeliği, B20 Yürütme Kurulu Üyeliği görevlerinde bulundu. Kendisinin ifadesiyle seçim kaybetmeden bu görevlerde bulunmuş.
Son olarak ise Gaziantep FK Başkanı olarak görev yaptı ve başarılı bir sezonun ardından görevden ayrıldı.
MEHMET BÜYÜKEKŞİ’NİN AYRILIŞINDAKİ TUTARLILIK, HERKESE ÖRNEK OLMALI
Mehmet Büyükekşi, görevi bırakırken hepimize tutarlılık ve nezaket dersi verdi. Kendisini zaman zaman eleştiren, hatta acımasızca eleştiren biz basın mensuplarına tek tek mesaj attı, aradı ve helallik istedi.
Ben şahsen utandım; bazen dozunu ayarlayamadığımız eleştiriler geçti, gözümün önünden…
Hem de şaşırdım; yaklaşık 26-27 yıllık meslek hayatımda böyle bir vedaya şahitlik etmedim. Koltuğu bırakan arkasına bakmadan çekip gitti.
Sadece basına göndermedi nezaket içerikli veda mesajlarını. Teknik heyete, kulüp çalışanlarına, futbolculara ve taraftar temsilcilerini de unutmadı.
***
Yöneticilere gönderdiği mesajın ise, her satırında alınacak dersler var.
Mesajda altı çizilecek, ‘’Ben 35 yıldan beri çeşitli sivil toplum örgütlerinde başkanlık ve yönetim kurulu üyeliği yaptım. Hiç birinde seçim kaybetmeden kendi isteğim ile görevi bıraktım.’’ ifadesi makam koltuğu ile makam arabası arasında bir dünya oluşturanlara adeta bir çağrı niteliğinde.
***
ÖZETLEMEK GEREKİRSE;
TİM Başkanlığı başta olmak üzere, kariyerinde hep yükselen Büyükekşi’nin, söylem ve eylemindeki tutarlılığını koruması takdire-şayandır. Yazımın girişindeki hikayenin aksine, gerçek liderler koltuğa da çıksa, masa üzerine veya taburenin üzerine de çıksa doğru tutumu sergileyendir. Gaziantep, Büyükekşi’den elbette farklı alanlarda faydalanacaktır. Bir de bu DERS niteliğindeki vedasından.
***
GAZİANTEP FK’NIN KÜÇÜLEN HAYALLERİ
Gelelim madalyonun diğer yüzüne. Görev değişimlerinden sonra hep aynı soruya cevap aranır. ‘’Gelen gideni aratır mı?
Gaziantep FK Başkanı, Teknik Direktörü ve yeni yönetim basınla buluştu. Yukarıdaki soruya cevap aramak için bu davete bende icabet ettim. Gözlemlerimi topladım, çıkarttım, böldüm ve sonrada suya çaldım. Çünkü, tam bir hayal kırıklığı yaşadım bu buluşmada. Başkan ve yönetimin söylemleri, kulübün hiçbir konuda bilimsel bir hazırlık yapmadığını ispatlar türdendi.
ŞÖYLE Kİ;
Bu toplantıda, Mehmet Büyükekşi’nin önemli bir adım attığı Spor Akademisi’ni, Dünya’daki Spor Endüstrisi alanında Gaziantep FK’nın hedeflerini, sürdürülebilir kaynak oluşturulmasını ve camia olmak için neler yapılacağını dinlemeyi beklerken, başkanın çevresinde oluşan mahalle sohbeti ile adeta sabır sınavı verdik.
Bu geyik muhabbeti arasında birkaç soru sormaya çalıştım. Ama aldığım cevaplar daha da vahim oldu.
Başkan Cevdet Akınal’a, ‘’Gaziantep FK kendi camiasını oluşturamadı. Bu konuda ne yapacaksınız’’ diye sordum.
‘’Taraftarları stada çekmek için çalışacağız’’ dedi.
Tekrarladım sorumu; ‘’Camia diyorum camia’’
Diğer yöneticilerinde konuşmaları Gaziantep FK’nın hedefleri ve hayalleri ile ilgisiz ve alakasızdı.
MESELA;
Söz alan Erhan Özmen, Fatma Şahin’e methiyeler düzdü.
Özmen, ‘’Fatma Şahin şampiyon oldu. Gastronomide başarılı olduk. Gaziantep’in tarihi ve kültürel zenginlikleri var’’ dedi.
Özmen, hoca ile hangi şartlarda sözleşme yaptınız soruma ise, ‘’Futbolcularla nasıl yaptıysak öyle yaptık’’ dedi; Hem de hafif alaycı şekilde… Sanki Erol hocayı değilde, kendisini Fenerbahçe'den getirdik.
Fikret Kileci ise, ‘’Ben gençliğimde üç 90 dakika futbol oynardım.’’ Diyerek futbolculuk kariyerini anlattı.
Sezer Cihan ise, yönetici olarak görev almakla Gaziantep FK’da bulunan çocuğunun futbol hayatını olumsuz etkilediğini söyledi. Ama neden bile bile LADES dediğini anlatmadı. Sonra yeni tesis yapılmasıyla ilgili cümleleriyle toparlamaya çalıştı.
***
TOPLANTIDAN ÇIKARTTIĞIM SONUÇ;
Kurumsal bir spor kulübünde tanışma toplantısı böyle geyik muhabbeti tarzında yapılmaz. Önce yöneticiler kendini tanıtır. Sonra basın mensupları söz alarak kendilerini tanıtırlar. Kulüp başkanı ve yöneticiler kısa, orta ve uzun vadede yapacaklarını anlatırlar. Sonra basın mensupları eksik gördükleri konular hakkında söz alır ve sorusunu sorar. Yöneticilerin bazılarının rötarlı gelmesi heyecan ve yönetimsel disiplinin ilk günden SOS verdiğine işarettir.
***
Geyik muhabbetindeki satır aralarına bakacak olursak;
Spor Akademisi bu yılda kulübün önceliği değil. Yine kısa vadeli bir sportif başarı hedefleniyor. Taraftarı bir camia etrafında toplamak için bir plan veya çalışma dinlemedim. Okulları ziyaret etmekle camia olunsaydı. Geçmişte çok ziyaret yapıldı. Şimdi büyük bir camia olmamız gerekirdi. Vergi borcu dışında mali bütçesi en iyi takımlardan birisinin Gaziantep FK olduğu ifade edildi. Daha ikinci yılında kulüp. Siz sürdürülebilir kaynak oluşturamazsanız 3 yıl sonra mali disiplin takımdan önce küme düşer emin olun.
DEMEK O Kİ;
Gaziantep FK’da sadece yönetim değişmemiş. Hayaller, hedefler küçülmüş ve nereden başlayacağını bilmeyen bir kadro iş başında. İnşallah bir mucize olurda yanılırım. Tanışma toplantısına gidip tanışamadan dönen birisi olarak söylüyorum; bu zihniyet ile Spor Akademisi hayaldir.
Bir tarafta Büyükekşi’nin ders niteliğindeki vedası, diğer tarafta dersine çalışmamış yeni bir yönetim. Masanın üzerine, olmadı sandalyenin üzerine çıkıp siz söyleyin; Sizce gelenler gidenleri aratır mı?
***
SON SÖZ:
En basit yalanları gözümün içine bakarak söyleyen aptallar tanıdım. İnandığımı sandılar; bense onların kuş kadar akılları ve cahil cesaretlerine hayrandım.(Küçük İskender)
Bir Yorum Bırakın